Andrew Garfield’ın MCU’nun yaklaşmakta olan Spider-Man: No Way Home’daki görünümü bir yana, oyuncunun Netflix’in yeni filmindeki performansı gerçekten övgüye değer. Hatta eleştirmenlere göre 2021’deki en iyi film rolü gibi görünüyor.
Netflix’in Tick, Tick… Boom! filmi ünlü besteci Jonathan Larson’ın aynı adlı otobiyografik sahne müzikalinin bir film uyarlamasıdır. Garfield, 1990’ların New York’unda müzikal tiyatronun çehresini değiştirmeyi amaçlayan hırslı bir tiyatro bestecisi olan 29 yaşındaki Jonathon’u canlandırıyor. Gerçek anlamda mücadele eden bir sanatçı olan Jon, devrim niteliğindeki yeni bilim kurgu müzikalini çıkarmak için yorulmadan çalışırken, yoksulluk, ilişkiler ve bazı rahatsızlıkların stresleri arasında yolunu buluyor.
New York’ta kendisine karşı yığılmış kötü ihtimalleri yenmek için zamana karşı yarışan bir karakteri oynamak Garfield için yeni bir şey değil. Sony’nin 2012 filmi The Amazing Spider-Man’deki baş rol olarak büyük engellerin üstesinden geldi, Dr. Curt Connors, namı diğer Lizard’a karşı çıktı ve bir kahraman olmanın ne demek olduğunu öğrendi. Garfield’ın hayranları onun Örümcek Adam olmasından kesinlikle keyif aldılar, ancak izleyiciler Marvel süper kahramanı Peter Parker’dan Jonathan Larson’a geçerken ünlü aktörün çok daha geniş bir yetenek yelpazesine tanık olabilirler. Kesin olarak varolduğu belli olmasada No Way Home’daki (muhtemelen sınırlı) görünümünden çok daha üstün bir rol.

Hiç şüphe yok ki Marvel hayranları, Spider-Man: No Way Home’da Garfield’ı Tom Holland (ve Tobey Maguire’ın) yanında görmek için çok daha fazla heyecan duyuyor. Aktörümüz Hollywood’da genellikle düşünceli karakterleri oynamasıyla tanınır hale geldi. Örümcek Adam’ın ikinci kişiliği bile çekici bir inek iken Garfield’ın elinde işkence gören dramatik bir karaktere dönüşmüştü. Son olarak filmi izlemek isterseniz şu anda Netflix’te yayında.