Hayranlar bu hafta Stranger Things 4. sezonunun sadece ilk yarısını izleyebildikleri için hayal kırıklığına uğrayabilir, ancak yayınlanan bölümler izleyicileri koltuklarının kenarında tutan aksiyon ve yüksek gerilim sahneleriyle doluydu. Klasik 80’ler ve pop kültürü referansları arasında, dizinin kalbi karakterler arasındaki önemli diyalog anlarında saklanıyordu ve bugün belirttiğimiz sözler, yeni Stranger Things döneminin en iyi repliklerinden sadece birkaçını içerecek. İşte görünce tekrar zihninizde canlanacak o replikler:

Dr.Brenner

“Sen Ne Yaptın?

Eleven’ın tüm “sınıf arkadaşları” Hawkins Laboratuvarı’nda vahşice öldürüldüğünde yaşanan olaylar 4. sezonun büyük bir bölümünde gizemle çevrili kaldı. Bu olayda Dr. Brenner Eleven’ı görmek için gökküşağı odasına girer ve onu kanlı halde bulur. Etrafındaki katliamı görünce “Sen Ne yaptın?” diye sorar. Bu sahne tüm laboratuvar personellerini ve arkadaşlarını yakalayıp katledenin Eleven olduğunu ima ediyor, ancak asıl gerçek Bir Numara hakkındaki bilgilerle beraber gün yüzüne çıktı ve çıkmaya devam ediyor.

Mike Wheeler

“Sen Bir Süper Kahramansın.”

Eleven: “Artık Değil.”

4. sezonun bir diğer önemli temasıda Eleven’ın kendine olan inancını kaybetmesi. Karakterimiz özel yetenekleri olmadan kendi kimliği ve dünyadaki yeri ile adeta bocalıyor. Mike bu replik ile onu neşelendirmeye çalışsada o artık bir süper kahraman olmadığını üzülerek söyler. Bu sözlerin gerçekliği oldukça açık ve sezon boyunca kendini bulmak için mücadele ettiği görülen bir gerçek.

Jim Hopper

“Bunca Zaman Yanılmışım. Lanetlenmedim. Lanet Benim.”

Bu sezonda kendisi hakkında fikir sahibi olmakta zorlanan bir diğer karakter de Hopper idi. İzleyiciler, Hopper’ın Dimitri’ye yaptığı bir konuşma aracılığıyla bu eski Stranger Things karakterinin geçmişi hakkında daha fazla bilgi edindi. Hopper, kendisinin ve diğer ekip arkadaşlarının tehlikeli maddelere maruz kaldığını ve birçoğunun ya ölü doğumlar ya da ciddi sağlık sorunları olan çocukluklar yaşadığını ortaya koydu. Hayranların bildiği gibi Hopper’ın kızı ölümcül bir kanser hastasıydı ve görünüşe göre onun ölümü için kendini suçlama devam ediyor.

Dr.Brenner

“Canavarlardan ve süper kahramanlardan bahsediyorsun. Efsane ve masalların konusu budur. Gerçek, gerçek, nadiren bu kadar basittir. İnsanlar o kadar kolay tanımlanamazlar. Sadece kendimizle, iyiyle ve kötüyle yüzleşerek bir bütün olabiliriz.”

Dördüncü sezondaki hikayenin çoğu insanları rahatsız eden kişisel travma ve taşımayı hak ettiklerini düşündükleri suçluluk hissi tarafından yönlendirildi. Aslına bakacak olursak bu yüzden avlandılar ve öldürüldüler. Dr. Brenner her zaman en güvenilir karakterlerden birisi olmasa da, konuyla ilgili söyledikleri oldukça bilgece.

Tıpkı onun dediği gibi, bu bölümlerden alınacak iyi bir ders insanların ne “iyi” ne de “kötü” olduğudur. İnsanlar insandır ve hata yaparlar, ancak bu onları gerçekte kötü yapmaz. Yani insanlar duygularıyla kendi nüanslarını insan olarak kabul edemezlerse, kişiliklerinin asla tam olarak idrak edilmiş bir versiyonu olmayacaktır…

Ekstra:

“Bir melek olduğuna inandım. Onu takip ettim ama kendimi çok daha kötü bir kabusun içinde buldum.”